27 Mayıs 2010 Perşembe

Clafoutis

Mardin'deydik geçen haftasonu... İki günlüğüne de olsa farklı bir Türkiye görmek için ideal bir şehir Mardin. Çok şey duymuştuk hakkında. Hepsi doğruymuş, ışık dolu, enerji dolu bir şehir. Kırlangıçlar göçten yeni dönmüşler, sabahları onların cıvıltısıyla uyanıyorsunuz. Erdoba konaklarının Mezopotamya ovasına hakim bir odasında konaklama şansımız oldu.

Gündüz uçsuz bucaksız önünüzde büyüyen ova, geceyle birlikte bir denize dönüşüyor. Hava açıksa eğer Suriye köylerinin ışıkları gemiler misali sıralanıyor ufukta. Doyumsuz bir manzaraya arapça bir türkü eşlik ediyor, yakınlarda bir yerdeki düğünden. Abbaraların altından yürüyoruz gün boyu. Mardin mutfağıyla tanışıyoruz. İlk kez kebabı dürüme sarıp yiyen Defne, Midyat'ta Süryani kilisesinin bahçesinde ip atlayan çocuklara katılıyor. Süryani liderden azınlıklara yaşatılan haksızlıkları dinliyoruz ayak üstü de olsa. Gümüşcüler sokağında dükkan dükkan geziyoruz. Gelüşke hanında yavru şahinlerin kafesinin yanında enfes bir türk kahvesi yudumluyoruz. Hasankeyf'in en tepesine yürüyüp, Dicle'ye selam ediyoruz.
Yöresel tatlıları ise oldukça farklı. Ben daha Antep'e yakın sanıyordum ama yanıldım. Şekeri çok daha az ve hafif tatlıları var. Fırsat yaratın, siz de gidin Mardin'e; unutamayacaksınız!
----------------------------------------------------------------------------------------------------------

Ve eve dönüş. Bir insan ailesi için akşam yemeği hazırlaması gereken bir saatte, saat 19 suları macaron yapmaya kalkışır mı? Defne'nin geçen akşamki isteğiydi ama dar zamanda yapıldığı için istenen sonuç alınamadı. En kısa zamanda tekrar deneyeceğim. Macaron sabır işidir. Cordon Blue’de öğrendiğim teknikle üstlerini çatlamadan tekrar pişirebilmenin mutluluğu ve tabiki tadı yetti. Defne'de mutlu uyudu haliyle...
Bunlar sonrasındaki denemelerimin fotoğrafları, teknikleri sıkı sıkıya uygulayınca başarmak mümkün.


Bu yazıma konu olan Clafoutis (okunuşu: klafuti) ise uzun zamandır sizlerle paylaşmayı düşündüğüm bir tatlı. Vişnenin dayanılmaz lezzetine doyacağınız bir kek klafuti. Fransa'nın ortasında yer alan Limousine bölgesinde geleneksel olarak aslında vişnenin çekirdekleri çıkarılmadan pişirilir ama ben gibi çocuklar açısından tehlike içeriyor diyorsanız lütfen çekirdeklerini çıkarınız. Çekirdekleri çıkarmama nedenleri ise meyvenin pişerken daha fazla su kaybetmesini önlemek. Bu arada ben yine tembellik edip dondurulmuşu tercih ettim.

Diğer tariflerimle karşılaştırdığımızda daha az yağlı ve daha az şekerli ve son derece pratik bir tatlı bu. Vişne yerine mürdüm eriği, kiraz, elma, armut, şeftali, kayısı ile de deneyebilirsiniz.


8 kişilik
Malzemeler:
500 gr. vişne
100 gr. tereyağı oda sıcaklığında
100 gr. un
100 gr. şeker
500 ml. süt
1 paket şekerli vanilya
2 yumurta + 2 yumurtanın sarısı

Yapılışı:
Fırını 210 dereceye ayarlayın.
Sütü kaynatın ve vanilyayı içine ekleyin, kenara alın
Terayağını iri parçalara bölün, şekeri ekleyin ve 6 dakika kadar iyice beyazlaşıncaya kadar çırpın.
Sonra teker teker yumurtaları ve sarıları, unu, ılımış sütü ilave edin.



26 cm.lik tart kalıbını iyice yağlayın ve şekerle kaplayın.

Kalıbın en altına vişneleri dizin, sonra hazırladığımız kremayla yavaşça vişneleri kaplayın.
30 dakika fırınlayın. Pişirirken dikkat edilecek husus tatlıyı fırından çıkartırken kalıbı sallayın, eğer çok sıvıysa 10-15 dakika kadar tekrar fırınlayın. Üstten ısıtmayı kullanmayın ki üstü yanmasın.















Çay saati için harika bir tat daha.

Afiyet olsun tatlıseverler...




6 yorum:

Adsız dedi ki...

Bizzat yedim, begendim ve en kisa zamanda kendim yapacagim....Ellerine saglik.
Şansli komsun....

Esra Özkutlu dedi ki...

haydi şirincim göster kendini!

Unknown dedi ki...

Esracim, dun aksam heyecanla ilk kez bir tatli yapma girisiminde bulundum sayende. Ama seninki gibi olmadi. Alt katmani seninki gibi sert ve beyaz olmadi. Dolayiisyla kolay da kesilmedi. Ama lezzetli oldu dogrusu. Sanirim olculeri gr degil bardak hesabi yaptim, muhtamelen ondan oldu. Hadi gel de bir tad, nerde hata yapmisim...

Esra Özkutlu dedi ki...

arkadaşım, tez sana bir ölçü kabı alacağım. çünkü ölçü çok önemli mutfakta...şekerli ellerin yeter. afiyet olsun.

Zeynep dedi ki...

Merhaba Esra Teyze. Ben Americada 6. sinif ogrencisiyim. French sinifimiza tarifinizi denedim. Cok tesekkur ederim. Cok lezetli oldu.

-Zeynep :)

Esra Özkutlu dedi ki...

Afiyet olsun sevgili Zeynep... ne mutlu bana....